Türkiye'de Binbir Gece Masalları'nın tanınması, popüler kültürün bir ürünü olan televizyon dizisi sayesinde oldu. Dizi, adından ve ana karakterlerinden birinin ismi dışında, Binbir Gece Masallarıyla fazla alakalı olmasa da insanların kitapla bağlantı kurması sağlandı. Bu bağlamda, popüler kültür önemli bir hizmet gerçekleştirdi diyebiliriz.
Günümüzde, birçok edebi eserin çeşitli nedenlerle dizi-filmleri çekiliyor. Bu dizi-filmlerin toplumsal hayata en önemli katkısı, diziye konu olan eserin topluma tanıtımının sağlanması. İnsanlar, dizi aracılığıyla bahsi geçen eserle bir bağ kuruyor ve ''bunun orjinali ne?'' diye sormaya başlayarak kitaba yönelebiliyor.
İnsanların okumasına vesile olması sebebiyle, edebi eserlerin dizi-filmlerinin çekilmesini oldukça önemsiyorum. Zira, okumaktan çok izlemeye önem veren bir toplumda, bu gibi yönlendirmelerin olması yararlı. Lakin, bu noktada dikkat edilmesi gereken husus asıl kaynaktan sırf reyting uğruna kopmamak ve hakkını vermektir.
Bu arada, Binbir Gece Masallarına dair bir dipnot: Araplar, ''Binbir Gece Masalları''nı kimsenin baştan sona okuyamayacağını iddia ediyor. Bu iddianın temeli ise, eserin sıkıcı olması değil; insanda bir sonsuzluk hissi uyandırmasına dayanıyor. Bu nedenle kitap hiç bitmeyecek izlenimi yaratabiliyormuş. Ve bitmemesi de iyi olur. Çünkü, Araplara göre kitabın bir laneti var. Bu lanet kitabı bitirdiğinizi hayata geçiyor ve kitabı baştan sona, atlamadan okuyan kim varsa kısa zamanda ölüyormuş.
10 Mayıs 2013 Cuma
Binbir Gece Masalları
Gönderen
Unknown
zaman:
15:18
Etiketler:
araplar,
binbir gece masalları,
dizi,
lanet,
ölüm,
popüler kültür,
şehrazat
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Etiketler
Blogger tarafından desteklenmektedir.
0 yorum:
Yorum Gönder